Hastalık hastalığı kişinin günlük yaşamında normal olarak başına gelen olayları yanlış yorumlaması sonucunda kendinin ciddi bir hastalığı olduğuna inanması ve sürekli bu korku ile yaşamasıdır. En ufak bir baş ağrısında ya da minik bir öksürükte bile kişi kendinin ölümcül bir hastalığı olduğuna inanır ve onlarca tektik yapılıp aksi kanıtlansa da bu düşüncesinden uzaklaşamaz. Bu rahatsızlık toplumun her kesiminde, her yaşta kadın ve erkeklerde görülebilir. Kişinin şikayetleri fiziksel olduğu için tanı ve tedavi süreci genellikle aksar. Kişi doktor doktor dolaşır, onlarca tahlil yaptırır yine de hasta olmadığına ikna olmaz, sorunun fiziksel sağlığında olduğunu varsaydığı için gerekli psikolojik desteği almakta da çoğunlukla geç kalır.
Nasıl Ortaya Çıkar?
Hastalığın ortaya çıkış nedeniyle ilgili birçok teori bulunmaktadır. Bunlardan ilki kişinin uyarılma eşiğinin düşük olması ile hastalığı açıklamaktadır. Bu durum kişinin en ufak bir hapşırmayı bile ölümcül ve korkunç bir hastalık olarak algılamasını açıklar. İkinci teori ise kişinin bu durumu çevresinden, özellikle çocukken ailesinden öğrenmesi ile hastalığın ortaya çıktığı yönündedir. Örneğin çocukken bir öksürüğe sanki ölümcül bir hastalığa yakalanmış gibi tepki gösteren anneler, çocuklarının da benzer tepkiler geliştirmesine neden olurlar. Bir diğer teori ise kişinin söyleyemediklerini, bastırdığı öfkesini bilinçsiz olarak farklı bir şekilde, yani fiziksel yakınmalara dönüştürerek ifade ettiği yönündedir.
Hastalık Kendini Nasıl Belli Eder?
Eğer kişi sürekli hasta oluğunu düşünmeye başladıysa, çok kez farklı hekimlere gidip sağlıklı olduğu kanıtlansa da hala hasta olduğu düşüncesine sahipse, hayatının büyük bir kısmını bedeni ve sağlığını düşünerek geçiriyorsa bu durumun incelenmesi gerekir. Ayrıca bu durumdan mustarip kişiler gerçek bir fiziksel sağlık sorunları olduğunda ise tedaviden kaçınırlar, sıklıkla yakın çevreleri ve aileleri tarafından sürekli bir güvence ve kontrol edilme ihtiyacı güderler.
Bu Hastalara Yaklaşım Nasıl Olmalıdır?
Öncelikle onları dinlemek, korkularını ve şikayetlerini küçümsememek, baştan savmamak çok önemlidir. Çünkü karşınızda bu durumun tamamen fiziksel olduğuna inanan ve aslında umutsuzca “hastalığına” ve şikayetlerine çözüm arayan biri vardır. Hastalık olmamasına rağmen düzenli bir hekim takibi kişinin kendini tedavi sürecine dahil etmesi açısından çok önemlidir. Tedavinin odağında bu durumun altında yatan sebebi bulmak ve ona odaklanmak olmalıdır dolaysıyla iyileşme yolunda en önemli adım psikolojik destek olmalıdır. Ayrıca bu süreçte hasta yakınlarının yaklaşımı önemli olduğundan onların da bilinçlendirilmesi gereklidir.
Sizde bu yazıda bahsettiğimiz gibi sürekli doktordan doktora koşuyor ve hep hasta olmadığınız cevabını almanıza rağmen bu düşünceden kurtulamıyorsanız, hasta olduğunuz fikri günlük hayatınızı engelleyecek kadar hayatınınız merkezinde olduğunu düşünüyorsanız zamanla hem ruh hem de beden sağlığınızdan olmayın. Bu durum ile tek başınıza üstesinden gelmekte zorlanıyor ve bir yardım eline ihtiyaç duyuyorsanız Levent’te hizmet veren psikolojik danışmanlık merkezimizi arayıp, konunun uzmanı psikologlarımızdan yardım almaktan çekinmeyin.