Zaman zaman hepimiz kendimizi diğer insanlarla kıyaslarken buluyoruz. Özelikle de zor bir işle karşılaştığımızda, özel yeteneklerimizin yetersiz olduğunu düşündüğümüz anlarda… İstediğimiz, hayalini kurduğumuz “o” varış noktasına ulaşsak da kimi zaman içimizden bir ses “yeterince iyi miyim? Aslında o kadar da değilim?” demeye başlıyor.
Neden Kendimizi Yetersiz Hissediyoruz?
Çevremizdeki insanlarla kendimizi kıyaslamaya başlıyor, ortalamanın altında olduğumuzu düşünüyoruz. Bu duygu ve düşünce aniden beliren bir şey mi yoksa yıllar içinde içimizde bir yerlerde saklanan bir parçamız gibi mi, buna net bir yanıt vermek zor. Ancak çocukluk çağlarımızdan itibaren yaşadığımız bazı olaylar, aile ile kurduğumuz ilişki, aile bağlarımızın bu durumda önemli bir etkisi olduğu aşikar. Sevgi ve saygı bağı ile yoğrulmamış aile ilişkilerinde kendini yetersiz hissetme duygusu daha da ön plana çıkıyor. Ebeveynlerin, çocuğu yaptıkları şeylerle ilgili desteklememesi, yeterince gurur duymamaları ya da bunu hissettirmemeleri çocukların kendilerini eksik hissetmesine yol açıyor. Çocuk kendini sorgulamaya, kendini yaşıtları ile kimi zaman daha büyükleri ile karşılaştırmaya başlıyor. İyi okullardan mezun olmak, istediği işe sahip olmak gibi hayat adımlarını bir bir yerine getirse de kendini başarılı ve mutlu hissetmiyor. İçinde derin bir huzursuzluk taşıyor.
Peki “diğerleri” mükemmel, Sadece Kötü Olan Biz miyiz?
Kendimizi kıyasladığımız insanlar her ne kadar dışarıdan mükemmel gözükseler de temelde böyle bir şeyin mümkün olmadığını bilmeliyiz. Herkesin birbirinden daha iyi olduğu konular olabildiği gibi, diğerinden daha kötü olabileceği konuların da olduğunu unutmamalıyız. Bu yanlış düşünceden vazgeçmemiz hatta kurtulmamız kendimiz için yapabileceğimiz en büyük iyiliklerden biri olacaktır. Düşünün yıllarca bu hisle yaşamış olabilirsiniz. Sizden neler çaldı? Size nasıl hissettirdi? En mutlu olacağınız, en güzel anlarınızı ne yazık ki olumsuz düşüncelerle harcadınız. O anların tadını yeterince çıkaramadınız.
Yetersizlik Hissinden Nasıl Kurtulabiliriz?
Peki bu his, bölüm sonu canavarı gibi peşimizdeyken nasıl yapacağız? Gelin, kendini yetersiz hissetme düşüncesini bir süreliğine de olsa rafa kaldıralım.
- Öncelikle kötü olarak betimlediğiniz, eksik yönleriniz olarak tabir edebileceğiniz yönleriniz hakkında düşünmekten vazgeçin.
- İyi olduğunuz, güçlü hissettiğiniz yönleriniz üzerine odaklanın.
- Kendinizi kıyasladığınız insanların da mükemmel olmadığını ve onların da çoğu zaman kendilerini başkaları ile kıyasladıklarını sık sık kendinize hatırlatın.
- Hemen hemen her gün aklımızdan sayısız ölçüde düşünce geçiyor. Hepsinin doğru olma ihtimalinin olmadığının farkına varın.
- Geçmiş hakkında düşünmek yerine bugünü düşünmeye başlayın. Geçmiş için yapılacak bir şey yoktur ancak şimdi ve gelecek hala bizim elimizdedir. Geçmiş üzerinde uzun uzun düşünmek bizi huzursuz edecek çoğu zaman da kaygı verecektir.
- Bir hedefe ulaşmak için yola çıktığınızda ne kadar yoldan geçtiğinize odaklanmak yerine ne kadar yolunuz kaldığına odaklanın.
- İlerleme kaydedebilmek için kendinize şans verin.
- Ne kadar değerli olduğunuzu unutmayın. Bu düşünceyi sık sık tekrarlayın.
- Ve de en önemlisi kendinizi sevin. Unutmayın ki herkes sevgiye ihtiyaç duyar ve sevginin açamadığı kapı ve çözemediği bir sorun yoktur.
Şayet bu duygular ile başa çıkmada zorlandığınızı düşünüyorsanız ve bir uzman yardımına ihtiyaç duyuyorsanız Etiler’deki psikolojik danışmanlık merkezimizdeki uzman psikologlardan yardım almayı düşünebilirsiniz.