Terapi hakkında düşündüğünüzde aklınıza ilk başta neler geliyor? Sadece deli olarak kabul edilen insanların fayda gördüğü mü ? Yakın çevrenizdeki insanlarla konuşmak gibi birşey olduğu mu ? Belkide çok masrafa yol açacağını düşünüyorsunuzdur.Psikoterapi yıllardır birçok yanlış inançlar ve yanılgıların etkisinden kurtulamıyor. Psikoterapi, günlük hayatımızda çeşitli problemlerle boğuşan çoğumuz için çok etkili bir potansiyele sahiptir, fakat bazı yanlış inançlardan dolayı, kişilerin terapinin kendilerine uygun olmadığına inanmalarına yol açıyor. Bu yazının, terapi hakkında doğru olduğu düşünülen bazı yanlışların düzeltilmesine katkıda bulunacağını ve tedaviniz konusunda daha bilinçli kararlar almanıza yardımcı olacağını umuyorum.
Terapi arkadaşlarla konuşmak,dertleşmek gibi birşey değildir;
kültürümüzde genel olarak kişiler çözemedikleri durumları,karşılaştıkları sıkıntıları yakın arkadaşlarına yada ailesiyle paylaşmayı tercih ederler ve kısa süreli bir rahatlama yaşadıklarını dile getirirler.Fakat bu kalıcı bir çözüm değildir,öncelikle karşınızdaki kişiler sizi yakından tanıdıkları ve sevdikleri için tarafsız olmazlar. Diğer yandan, belli değer yargıları,kültürleri ve normları olduğu için ne kadar tarafsız bakmaya çalışsalarda sizi yönlendirir-akıl verirler. Gerçek psikologlar yargılamaz,yönlendirmez,sadece kişinin içinde bulunduğu durumu daha iyi anlayabilmesi ve problemleri tanımlama becerilerinde yol gösterici olurlar.
Psikoloğa para veriyorsam; hastalığımı ilk seansta bilmeli ve tedavi etmeli!
Hayır, psikologlar medyum değildir ve sizin nasıl bir durumun içinde olduğunuzu ilk seansta çözüp sizi bir sonuca ulaştıramazlar. İçinde bulunduğunuz zihinsel karışıklık, değer yargıları ve kaygılarla dolu bilinç kütüphanenizde uygun cevaba ilk seansta ulaşmak mümkün değildir. Unutmayın ki bu sorunlar bir günde de oluşmamıştı. Psikologun görevi, sizin sorunlarınız üzerinde içgörü ve farkındalık oluşturup,çözümü sırasında yol bulmanıza eşlik etmektir. Buda emek,zaman ve sabır gerektiren bir süreçtir.
Psikolog ya konuştuklarımızı başkalarına anlatırsa!
Terapinin size yardımcı olabilmesini sağlayan en önemli faktörlerden biri de, terapistinizin sizi özel hayatınızda tanımıyor olmasıdır. Bir diğer yandan, psikologlar etik ilkeler çerçevesinde eğitim alırlar.Terapilerde ‘gizliliğin’ birinci esaslardan biri olduğu unutulmamalıdır. Problemleriniz, güvenli ve herşeyin gizli kalacağı o ortamda konuşulur ve kişinin izni olmadığı takdirde terapi esnasındaki hiç bir detay başka biriyle paylaşılmaz.
Psikoloğa deliler gider,ben deli değilim!
Terapi hakkındaki en yanlış inançlar, terapiye kendi problemlerini kendi başına çözemeyen zayıf insanların ya da sadece psikolojik bozukluk teşhisi konulmuş kişilerin gittiği yönündeki yaklaşımlardır. Bunlar kesinlikle doğru değildir. Ruh sağlığımızın nasıl bir durumda olduğu en az fiziksel sağlığımız kadar önemlidir ve bunun korunması konusunda farkındalığımızı arttırmamız gerekiyor. Kendi başımıza veya arkadaşlarımızdan destek alarak aşamadığımız sıkıntılarımız olduğunu farkettiğimizde psikolog bizim aynamız olur ve içimizdeki bilinmezlerin, güçlerin farkına varılmasında çok büyük destek sağlar.
Siz de eğer bunlar ve benzeri gibi önyargılar taşıyor ancak içten içe de çözülemeyen problemleriniz olduğunu düşünüyorsanız Etiler Beşiktaş’taki psikolojik danışmanlık merkezimizdeki uzmanlarla görüşmeyi düşünebilirsiniz.